23-24 Nisan’da Uranüs ile kavuşum yaparak ilerleyen bu iki gezegenin şimdi Satürn ile karşı karşıya gelme zamanı. Dün akşamki yazımda da belirttiğim gibi arkasından bu gece saat 01:20’de bir kavuşum kesinleştirecekler ve etkisini Pazartesi ve Salı günleri de hissedeceğiz. Merkür ve Venüs her ikisi de kişisel gezegenlerdir, genellikle iyicil ya da nötr olarak kabul edilirler. Satürn ise, kısıtlamaları, baskıları, yetersizlik duygusunu, belki de sınavları sembolize eder. Genel anlamıyla her sene bu kare açılar en az iki kere kesinleşir. Yani en az iki kere, kişisel düşüncelerimizle, duygularımızla alakalı bir sınava tabi tutulur, sorguya çekilir, belki de kriz yaşarız.

Merkür bildiğiniz gibi düşünce yapımızı, iletişim kurma becerilerimizi, muhakeme kapasitemizi, Venüs ise değerlendirme sistemimizi, sevgimizi, şefkatimizi aktarabilme yeteneğimizi ve maddeyle olan bağımızı sembolize eder.

Dolayısıyla bu dönemde özellikle Ocak ve Şubat aylarında başlatmış olduğunuz, ticari, finansal, eğitsel ve ilişkilerle alakalı bir ara değerlendirme yapmanız gerekebilir. Bu açıların etkisini haritalarımızda Boğa ve Kova burçları hangi alanlarda aktifse ilgili konularda daha belirgin deneyimler yaşayarak hissederiz.

Doğal olarak önce yine Boğa, sonra Kova ve arkasından da Aslan ve Akrep burç ve yükselen burçları için önemli hayat alanları söz konusu olacaktır. İki gündür olduğu gibi yine bu burçların ikinci haftasında doğanlar ve yükselenleri Sabit olup, 10-14 derece olanlar daha fazla hissedebilirler. Bu burçlar ilişkiler, bedensel sağlık, aile, ev yaşantısı, gayrı menkuller ve kariyerin yanı sıra toplumsal imajlarıyla ilgili, kendilerini düşünmeye, belki yeniden yapılandırmaya yönlendirecek deneyimler yaşayabilirler. Depresyona eğilim, yalnızlık hissi, anlaşılmadığını düşünmek, kendini kapatmak isteği bu etkileşimlerin psikolojik tezahürleri olarak ortaya çıkabilir.

Satürn ile bu açıları kesinleştiren Merkür ve Venüs, açının etkisi hala devam ediyorken, yine Boğa burcunda sabaha karşı 01:20’de bir kavuşum yapacaklar. Bu kavuşum, öncelikle hepimizin bireysel seviyede duygularımız ve düşüncelerimiz arasında denge bulma çabasına girmemize, düşüncelerimizi, değerlerimizi, ilişkilerimizi muhakeme ederek, daha somut, daha kalıcı bir formasyona sokmamıza neden olacaktır. Diğer yandan özellikle yapıcı bir iletişim tarzının geliştirilmesi, pozitif yaklaşımlarla hasarlanmış ilişkilerin tamir edilmesi, finansal konularda daha akılcı yaklaşımlar da mümkün olabilecektir.


Yorumlar

Popüler Yayınlar